Herkese Merhaba, bu hikayeyi yazıp yazmama noktasında ciddi derecede tereddütteydim, zira sadece kendimizin değil pek çok kişinin özel hayatını burada açığa vuruyoruz. Ancak böyle bir hikayenin gerçekten yaşanmış olması ve bunu başkalarıyla paylaşma arzum irademe üstün geldi. Dolayısıyla bu hikaye her ayrıntısına kadar gerçektir, sadece isimler değiştirilmiştir. Adım Sarp, Şuan 28 yaşındayım. Bu olay yaklaşık bir sene önce başımdan geçti. Yengem Zümrüt ise 42 yaşında. Dayımı 6 yıl önce kalp krizinden kaybettik. Yengemse bir oğluyla dul kaldı. Her hikaye böyle başlıyor dediğinizi duyar gibiyim, ancak benimki biraz farklı. Esasen çoçukluğumdan beri yengemi beğenirim, ergenlik dönemlerinde gizlece iç çamaşırlarını koklamaktır vs her türlü pisliği yaptığım doğrudur. Ancak dayım ölünce ciddi anlamda kendimi kötü hissettim, dolayısıyla ona olan ilgimi kestim. Bilirsiniz işte doğru hissettirmiyor insana. Bu dönemde de yeni bir kız arkadaşım olmuştu, yıllar içinde ilişkimiz ilerledi. İlişkimizin 5. Yılında ona evlenme teklifi etmiştim, daha sonra beraber Amerika’ya yüksek lisans yapmaya gitmiştik. Ben Boston’da o da New York’da master yapıyordu. Bir gün ona sürpriz bir ziyaretim sonucu onu odasında başka bir erkekle bulmuştum. Detaylara girmiyorum. Allah kimseye vermesin. Korkunç bir üzüntü, hayal kırıklığı. Öyle aşırı tepkilerim de olmadı, arkamı döndüm ve çıktım, ama arkasında ciddi bir depresyon bıraktı bu olay bende. Ailem aceleyle Türkiye’ye geri getirdi beni, psikologlar vs. Ciddi bir tedavi gördüm. Ancak ne yalan söyleyeyim yıllardır aynı kızla sevişiyordum ve içimde ciddi bir çapkınlık yapma isteği vardı. İstanbul’da da çapkınlık yapmak isterseniz bulmak zor değil bilirsiniz. Lakin 2 denememde de penisimi ereksiyon haline getiremedim. Yakışıklı bakımlı oldukça özgüvenli biriyimdir. Ancak yaşadığım olay bende öyle bir depresyon ve kaygı yaratmıştı ki olay beraber olma anına gelince strese giriyordum. Bu durum iyiden iyiye beni strese sokuyordu. Yengem benim arkadaşım gibidir, her şeyi paylaşırım Bir gün onun evinde kahve içmeye çağırdı beni. Muhtemelen aldatılma olayına ilişkin biraz konuşmak beni rahatlatmak istiyordu. Öncesinde aldığım alkolünde rahatlığıyla ona o gün yaşadığım sıkıntılardan kabaca bahsettim, özgüvenimi kaybettiğimi vs. Daha sonra içeriden bana bir kitap getirdi. Bunu oku üzerine konuşalım istersen belki farklı bakabilirsin dedi. Kitabı bir hafta içinde okudum, klasik kişisel geliştirme kitabıydı işte. Şöyle özgüvenli olun, kendinize inanın, üzülmeyin vs vs. Bunları bilmek sorun değil uygulamak problem. Ben bu bir işe yaramayacak diye düşünürken yengemden telefon geldi, kitabı okudun mu Sarp diye. Okudum dedim, o da o zaman gel bu akşam konuşalım üzerine dedi. Akşam yengeme geç saatte geçebildim, yakın bir arkadaşımın doğum günü vardı. Evine geldiğimde yeğenim yine uyumuştu. Yengem saatinde geç olmasının sebebiyle kapıyı pijamalarıyla açtı. Öyle sexy bir pijama değil bildiğiniz pijama. Neyse içeri geçtik ve kitap hakkında konuşmaya başladık, yengem işin sonunda bana biraz da aldatmak her insanın doğasında var, bunu bu kadar kendine yükleme, bu senin yetersiz bir insan olduğunu göstermez mesajını bana vurgulamaya çalışıyordu. Hatta bana en yakın arkadaşlarının da kocalarını düzenli olarak aldattığını ancak özünde çok iyi insan olduklarını ve kocalarını çok sevdiklerini söylemişti. Çok şaşırmıştım, şaşkınlığımı gören yengem konuyu dağıtmak için dur sana meyve keseyim dedi. Buzdolabının altından meyveleri almak için eğildiğinde ise gözlerimi maalesef kaçıramadım. Evet çoçukluğumda hayallerimi süsleyen kalçalar karşımdaydı. Oldum olası büyük kalça severim. Yengeminki ise ince bir belin altında kendini gizleyemeyen kalın bir popo. Pijamasının içinden giydiği g-string’in izi belli oluyordu. Neden bilmiyorum ama onun g-string giyiyor olduğunu görmek beni inanılmaz tahrik etti. Tabi aşağıdaki arkadaşda hareketlenmeye başladı. Sabah işten dolayı üzerimde kumaş pantolon vardı ve ereksiyonumu saklayamıyordum. Hemen ellerimi üzerine koydum ki belli olmasın. Fakat anlaşılan o ki bu yengemin daha çok dikkatini o yöne vermesine sebep olmuştu.
Hafifçe sırıtarak Sarp bakıyorum da arkadaşın pek de anlattığın gibi sorunları yok dedi. Çok utanmıştım, bir şey diyemeden kaldım. Birden yengem utanmana gerek yok Sarp, çoçukluğundan beri gözünün bende olduğunu biliyorum. Böyle şeyler çok doğal. Sen çok eğitimli, yakışıklı ve düzgün bir çoçuk olarak yetiştin. Hiç utanma, bir gün seni hakeden biri olacak mutlaka dedi. Teşekkür ederim ama özür dilerim diyebildim. Özür dileme. Sadece mutlu olmaya çalış. Peki söyle bana madem bu arkadaş böyle hala sağlıklı neden kadınlarla birlikte olamıyorsun dedi. Sanırım iş sevişme anına gelince geriliyorum, ve o anda hiçbir hareket göstermiyor diyebildim. Bunun üzerine yengem “insanların seni yargılayacağından korkuyorsun. Bu gerçekten çok normal. Belki de senin bu durumunu bilen seni anlayacak sana sabır gösterecek biriyle olmalısın tekrar” dedi. Ben de bunun üzerine ben bir kız arkadaşıma aldatıldığı katiyen anlatmak istemiyorum dedim. Kafasıyla onaylarak doğru haklısın diyebildi. Zayıf görünmek istememen doğal. Sonrasında hep önüne getirilebilir dedi. O akşam biraz daha lafladık sonra eve geldim. Hala olayın etkisindeydim, ama bu iş burda biter diye düşünmüştüm. Fakat iki gün sonra yengemden bir telefon geldi, beni yine akşam evine davet etti. Seni bir psikolog arkadaşımla tanıştıracağım dedi. Benim zaten psikoloğum var diye diye söylene söylene evine gittim ertesi akşam. İçeri girdiğimde yengemin yakın arkadaşı Necla ablayı gördüm. Psikolog dediği bu muymuş. İlk Türkiye’ye döndüğümde de Necla ablaya tedaviye gitmem konuşulmuş ancak Yengem Necla çok da iyi bir psikolog değil deyip, bizi vazgeçirmişti. Şimdi neden çağırıyordu? Suratımdaki ifadeyi görünce içeri geç, bi 10 dk sorgulama şu işi dedi. Daha sonra Ben oğlanla alışverişe gidiyorum Sizi yalnız bırakayım iki saate gelirim dedi. Çıkarken de Necla ablaya göz kırptığını görmüştüm, bir tuhaftı. Sonrasında Necla ablayla seansa başlamıştık. İlk yarım saat klasik olayı ve sıkıntılarımı anlattım. Sertleşme konusuna hiç girmemiştim. Derken Necla abla, Sarp ben yaşadığın sıkıntının ne olduğunu biliyorum diyiverdi. Yutkundum. Sonra devam etti: “Bugünkü tedavi tamamen senle benim aramızda kalacak, sana söz veriyorum. Sen yıllarca gözümüzde büyümüş ailenin en parlak oğlusun. Senin böyle kendini üzmene izin veremeyiz” dedi. Kafamla onaylayabildim sadece. Merak halindeydim biraz da gerilmiştim. Necla abla, tam olarak hangi anda ereksiyonun iniyor diye sordu. Birleşme anında diye cevap verebildim. Sarp şimdi tüm kıyafetlerini çıkar ve koltuğa otur dedi. Daha sonra da gözlerini kapatmanı istiyorum diye ekledi. Tereddüt ettim, ama ses tonu ısrarcıydı, biraz sert bir bakış attı. Ne yaptığını biliyor gibiydi. Yavaşça çıkarttım üstümü. Koltuğa çıplak bir şekilde oturdum. Gözlerimi kapattım. Penisim inikti. Çok da gerilmiştim. Gözlerim kapalıyken Necla abla devam etti. Evet Sarp şimdi tamamen rahatla, sakın gözlerini açma. Son seferde beraber olamadığın kızı hayal et. O şimdi burada. Çıplak ve seninle beraber olmayı bekliyor.” dedi. Ben de hala tık yoktu. Daha sonra devam etti: “ Yavaşça eğiliyor, ve seni sekse hazırlamak için sikini ağzına almaya başlıyor” dedi. O an kızın bana oral seks yapmasından ziyade Necla ablanın “sikini” ifadesine kullanabilmesine şok ve tahrik olmuştum. Birden yükselmeye başladım. Tam anlamıyla ereksiyon olmam çok sürmemişti. Uzun süredir hiç böyle sert hissetmemiştim. Artık tamamen hipnotize olmuş gerçek hayatla bağlantımı kesmiştim. Derken Necla Abla devam etti: “Şimdi kalkan sikinin üstüne oturmak için kız ayağa kalktı, ve usulca üstüne oturdu” dedi. Tam bu esnada penisimde bir sıcaklık hissettim sanki gerçekten biri üstüme çıkmıştı. Üzerimdeki nefes ve ağırlıkla bir anda gözlerimi açtım. Necla abla soyunmuş çırılçıplak bir şekilde üzerinde hopluyordu. Ben şok içimde ağzımı açamadan Necla abla: Bu yarrakk aptal bir kız yüzünden depresyona girmeyi değil, açlıktan kavrulan amları tatmin etmeyi hakediyor” dedi. İnanılmaz tahrik olmuştum. Bir anda göğüslerine yumuldum. O ise deliler gibi üzerimde hopluyordu. Böyle bir 10 dk seviştikten sonra üzerinden kalktı, “gel bu yarrağa domalmak istiyorum, şu misafir odasına gidelim” dedi Hızla içeri geçtik. Hemen domaldı. Bir yengemin kalçaları değildi ama idare ederdi. Anında içine girdim. Tekrar eskisi gibi güçlü hissediyordum kendimi. Sanki çilem bitmişti. Psikolojim düzelmişti. Daha sert sik beni diye inliyordu Necla abla önümde. Ben de var gücümle abandım. O kadar sert sikiyordum ki odanın içinde yatağın sesi deliler gibi yankılanıyordu. Artık boşalmaya yakın tempomu artırabildiğim kadar artırdım. A anı çok net hatırlayamıyorum bile ama misafir odasındaki tek kişilik yatak muhtemelen o kadar kalitesizdi ki, benim her sert vuruşumda yatağın başı duvara çarpmış ve bi anda düşüvermişti. Bunun verdiği gerginlikle bir anda Necla ablanın içinden çıktım ve kalçalarına boşaldım. Sanki cennetteydim. Uzun bir süre sonra gelen huzurdu bu. Hemen toparlandık. Yatağın başını biraz düzelttim ama pek de işe yaramamış gibiydi. İnşallah yengem farketmezdi. Epey gerilmiştim bu duruma. En yakın arkadaşını siktiğimi bilsin asla istemezdim. Ortalığı topladık, derken yengem geldi. Hiçbirşey olmamış gibi seansı bitirdik. Yine birbirlerine göz kırptıklarını farkettim. Nedendi acaba yengem biliyor muydu herşeyi? Akşam eve gelmiş hala olayın şokunu atlatamamıştım. Derken saat 23.00 civarında yengemden bir mesaj geldi. Şöyle yazıyordu: “Yatağı kıracak kadar sevişebildiğine göre bence artık iyileştin Sarp :)” Ve aslında hersey bundan sonra başladı… Beğendiyseniz ve hikayenin devamını anlatmamı istiyorsanız lütfen yorum yazın demeyeceğim. Zira hikayeye zaten devam edeceğim. Sadece yazmaktan yoruldum o sebeple iki part olsun, onu da bir hafta içinde yüklemiş olurum.