Eşimi kaybedeli 7 yıl oluyor, çocuklarımın okulları nedeniyle kendimle
hiç ilgilenemedim, hep onları düşündüm, onların peşinden koştum, ikisini
de evlendirdim artık rahatım, kendime bakmaya başladım, etrafıma bakıp
beğendiğim kadınlarla ilgileniyordum, 50 yaşındayım, tüm ev işlerimi
kendim yaparım, bazı akşamlar eşimin çamaşırlarını kıyafetlerini giyer
sabaha kadar evin içinde öyle dolanırdım. Aynanın karşında kendimi
seyreder 31 çekerdim, Ara sıra annem ev temizliği için bana uğrar yardım
ederdi. Yine bir gün temizlik yapıyor ve bir yandan da hadi artık bir tane bulup
evlen bu böyle sürüp gitmez diye bana söyleniyordu. Bende divanda bir
yandan TV seyrediyor bir yandan da ona laf yetiştiriyordum. Bir ara
gözüm ona takıldı, salon kapısının eşiğini siliyordu. Ah ah şimdi genç
bir hizmetçi olmalı ki kapatıp sikmeliyim diye düşündüm. Birden babam
vefat edeli 12 yıl oluyor bu kadında yaraksızlıktan tavanda geziyordur
diye kendi kendime güldüm, sonra ayıp ayıp kendinden utan 68 yaşındaki
kadının yaraklık ne işi kalmış ki diye güldüm. Sonra valla şuna bir geçirsem nasıl mutlu olur, ne kadar özlemiştir
yarağı diye düşünürken müthiş tahrik oldum, eşofmanımın üstünden
yarağımı sıvazlamaya başladım, birden iyice canım istemeye başladı, tüh
hadi işin yoksa bir çözüm bul bakalım. durmadan düşünüyor bulduğum
yolların hiçbirini beğenmiyordum. kadının kalbine bile inebilirdi. hem
hayal kuruyor, hem plan yapmaya çalışıyor hem arkası sıra dolanıp onu
seyrediyordum, 160 cm boyunda 45 kilo düzgün bir vücudu vardı, zamanında
ne canlar yakmıştır kim bilir. Bende şans olsa…Temizlik işini bitirdikten sonra ter içinde banyoya
girdi. peşi sıra gidip delikten seyretmeye çalıştım, bende şans olsa
zaten. Elalem delikten baktımı dünyayı görür ben ancak sağ omzunu ve
sırtının birazını görebiliyordum. Yinede biraz biraz bakınıp hayal
kurarak kendimi okşamaya devam ettim. Biraz cesaretim olsa içeri girer
sırtını keselemek bahanesiyle onu seyrederdim ama nerdee… Fazla bir şey göremeyeceğimi anlayınca odama gidip otuzbir çekmeye
başladım, ama aklım banyoda olduğundan bir türlü rahatlayamıyordum. O
sırada banyo kapısının sesi duyulunca oda kapısından baktım, Annem büyük
bir havluya sarınmış odasına gidiyordu. Birden acele mutfağa gidiyormuş
gibi yanından geçerken tökezledim ve düşerken havluyu çekip aldım. Neye
uğradığını şaşırıp dondu kaldı ve hemen elleriyle hafif kıllı,
kıllarına beyazlar dolmuş amcığını kapatmaya çalıştı. 40 tane özür
dileyerek havluyu verdim ve dönüp gittim. Koşarak odasına gitti, ne yapıp yapmalı ve onu sikmeliydim. Giyindim ve
ben çıkıyorum, akşam gelmem diye seslendim, sokak kapısını açıp hızla
kapattım ve doğru odama gidip saklandım. Yatağıma uzanıp evin seslerini
dinlemeye başladım. Uyuya kalmışım. Uyandığımda saat 2yi geçiyordu. Ses
çıkartmadan kalktım ve kapıya dayanıp dışarıyı dinledim. TV sesi
gelmiyordu demek ki yatmış. Usulca kapıyı açıp dışarı çıktım, salona
gidip baktım, orada mı uyuyor diye, yoktu. Odasına gidip kapıyı çok
yavaş açtım ve içeri girdim. Kar başlığı takıp…Gece lambasının ışığında yatağına yaklaşıp onu
seyrettim. Pike üzerinden kaymış, bacakları dizlerine kadar ortaya
çıkmıştı. Hıh şimdi bi film olsaydı üstü beline kadar açık olurdu.
Geriye odama gidip üstüme siyah bir kazak giydim ve başıma kar başlığı
takıp annemin odasına geri döndüm. yatağa yanaştım ve pikeyi ucundan
tutup yukarı doğru sıyırdım. Yan yatmış kalçası yan duruyor, geceliği
külotuna kadar sıyrılmış, oh be nihayet benimde şansım güldü, bir müddet
kalçalarını ve bacaklarını seyrettim, yılların etkileri görülüyordu,
hiç güneş yüzü görmemiş bacakları süt gibi idi. Biraz yaklaşıp bacaklarını, kalçalarını kokladım, mis gibi sabun
kokuyorlardı. Artık ok yaydan çıkmıştı, ama zarla, ama zorla bu akşam
onu sikecektim. Kaloriferin ısısını biraz yükseltip üzerindeki pikeyi
tamamen aldım. Geceliğinin üst kısmını aralayarak göğüslerine baktım.
Onlarda bembeyazdılar, uçları kahverengi bir halkanın ortasında iri
birer nohut tanesi gibi duruyordu. Tahrik olup sertleşince ne kadar
harika olurlar kim bilir. Fazla büyük olmadıklarından sarkmamışlar gibi. O sırada uykusunda sırt
üstü döndü, epey bir ellemedim ki uykusu derinleşsin. Eğilip pamuklu
külotunun üzerinden amcığını kokladım, uzun zamandır unuttuğum am kokusu
başımı döndürdü birden. Derin derin nefes alarak sıcak nefesimi
gönderdim uykusunda iç geçirip yüzükoyun döndü artık yeter deyip
kalçalarının üstüne oturdum ve başını yastığa bastırdım. Debelenmeye başladı…Komedinin üstüne koyduğum bıçağı gözlerinin
önünden geçirip gırtlağına dayadım ve uzatıp külotunu yırtmaya başladım.
Ağırlığımın altında çırpınmaya, debelenmeye başladı, Bıçağı biraz
bastırınca korkudan durdu. O zaman geceliğini de yırttım şimdi altımda
çırılçıplak yatıyordu. yanına uzanıp vücudunu seyretmeye başladım,
yaprak gibi titriyordu. Uzanıp ensesinden öpmeye başladım, ilk defa
sevgilisiyle yatan, ne yapacağını bilmeyen, heyecanlanan, korkan bir
çıtır gibi tir tir titriyordu. O titredikçe ben azdım, yalayarak tüm
sırtını dolaştım ve kalçalarına indim. Boynuna dayalı bıçağı sırtına yatırıp bıraktım kıpırdanınca tekrar alıp
sivri ucunu beline dayayınca anladı ve kıpırdamadan durmaya başladı.
Tekrar kalçalarına eğildim ve iki kalçasını hamur gibi yoğurup yana
doğru açtım ve göt deliğini yalamaya başladım. İnanıyorum ki bu yaşına
kadar o deliğe kendisinden başka kimse dokunmamıştır. Neye uğradığını
şaşırdı, ne yapacağını, nasıl davranacağını bilemedi. Beklide götün
okşanabileceği, öpülebileceğini ömründe duymamıştır. Dilimle etrafında
daireler çizdirip içine sokup çıkartmaya başladım. Dizimi bastırıp bacaklarını araladım ve iki bacağının arasına girdim.
Elimi uzatıp amcığına dokundum, birden kendini kasıp bacaklarını
kapatmaya çalışınca tekrar bıçağı beline dayadım. Elim dudaklarına
değince sıcaklığını hissettim. Hafif hafif okşamaya başladım, bir
parmağımı iki dudağının arasından kaydırarak ıslaklığını hissetmeye
çalıştım, kuruydu, korkudan titrerken ıslanmasını beklemek hayal olurdu.
Parmağımı bastırıp içine soktum, ıhhhhhhh diye bir ses çıkarttı, çok
uzun zamandır kullanılmadığından bayağı daralmış amcığın derinliklerine
kadar sokup çıkartmaya başladım parmağımı. Elimi kalçalarının altına…Her giriş çıkıştan sonra parmağım daha ıslak
olarak oynuyordu, daha çok ve daha hızlı sokup çıkartmaya başladım. Ne
kadar korkarsa korksun, zevklenmeye, istemeye başlamıştı. Eşofmanımı
dizlerime kadar indirip, yataktan inmeden yanından uzaklaşmadan
bacaklarımı sallayıp soyundum ve tekrar kalçalarının üzerine
oturduğumda, kazık gibi olmuş yarağım kalçalarına dayandı. Tekrar
korkudan titremeye ve altımda kıpırdanmaya başladı bende bacaklarının
arasına gidip elimi kalçalarının altına soktum ve kalçalarını biraz
kaldırdım. Sanki oda bana yardım ediyormuş gibi geldi, yarağımı kavrayıp
dudaklarının arasına yerleştirdim ve aşağı yukarı sıvazlamaya başladım.
Ben bastırdıkça o farkında veya değil kalçalarını biraz daha yukarı
kaldırınca birden köküne kadar bastırdım ve yarağı annem geçirdim. Bir süre hiç kıpırdamadan içinde durdum, sonra pompalamaya başladım, ben
vurdukça o sulanıyor, o sulandıkça ben daha sert sokuyordum. Şimdi tam
dört ayak vaziyetinde duruyordu, bende eğilip omuzlarını öpmeye ve
memelerini sıkıştırmaya başladım. Birden içinden çıkartınca
sokkkkkkkkkkkkk diye inledi, sırt üstü çevirip bacaklarını omuzlarıma
alıp tekrar kökledim, Her kökleyişimde gözlerinin içindeki zevk
dalgalarını seyretmek beni temelli azdırdı ve bir yanardağ gibi içine
fışkırmaya başladım. Sona doğru çıkartıp bir kısmını da göbeğinin üstüne
boşalttım ve eşofmanımı giyip odadan çıktım, sokak kapısını çarpıp
evden uzaklaştım. sabah geri geldiğimde kapıyı anahtarımla açarken ne
olduğunu, neler bulacağımı düşünmekten ölüyordum. Gördüklerim gelecek
mektubumda