Merhaba seks hikâyesi severler, ben Furkan, 22 yaşındayım. İstanbul’da üniversite okuyorum. Sizlere bir önceki hikâyemde yakın arkadaşım Tuğçe ile yaşadığım seks hikâyesini anlatmıştım. Bu hikâyede ise bir diğer arkadaşım, türbanlı İlknur’un bekâretini nasıl bozduğumu anlatacağım. Bir önceki hikâyede de söylediğim gibi Tuğçe ile olanlar, pandemi döneminden birkaç ay önce yaşanmıştı. İlknur’u ise pandeminin başlamasına yakın bir tarihte sikmeyi başarabildim. Tuğçe ile yaşadıklarımızdan sonra aramızda anlaşarak bu olayı unutmaya, hiçbir şey yaşanmamış gibi hayatımıza devam etmeye karar vermiştik. Benim ise bu olaydan sonra İlknur’u da sikebileceğime dair inancım artmıştı. İlknur’un sevgilisi yoktu ve bugüne kadar herhangi bir erkekle de en ufak bir münasebeti olmamıştı. Ona ilgi gösterirsem kolayca tavlayıp sikebileceğimi düşünüyordum, nitekim de düşündüğüm gibi oldu. İşe İlknur ile flört ederek başladım. Beklemediği anlarda ona ilgi gösteriyor, sürprizler yapıyor, mesajlar atıyordum. Çok uzun sürmeden -yaklaşık iki hafta içerisinde- onu tavlamayı başarmıştım. Sevgili değildik ama sevgili gibi davranıyorduk. İsmini koymak istemiyordum, çünkü niyetim tamamen onu sikmekti. Amacıma ulaştıktan sonra ondan ve arkadaş grubundan uzaklaşacaktım. Bu süreç içerisinde İlknur’a kilo aldırmaya da çalıştım. Ona, biraz kilo alırsa daha güzel olacağını söylüyor, iltifatlar ediyordum. Halbuki sadece biraz ele gelsin istiyordum. İlknur üzerinde o kadar büyük bir hâkimiyet kurmuştum ki bu amacıma da ulaştım. Zayıf olmasına rağmen yanakları dolgun bir kızdı, biraz kilo alınca çok daha seksi olmuştu. Planlarım tam istediğim gibi gidiyordu. Üstelik elimde olmayan şeyler de lehime ilerlemeye başlamıştı. Bir hafta sonu İlknur’un ev arkadaşı Buse, memleketine gitmeye karar verdi. Bunu öğrendiğimde İlknur’u sikme vaktimin geldiğini anladım. İlknur, evde yalnız kalmaktan korkuyordu ve aramızda da artık arkadaşlığın ötesinde bir ilişki vardı. Onu hafta sonunu geçirmek üzere evime davet ettim. Nitekim kabul etti. Cuma günü okul çıkışı onun evine gittik, birkaç eşyasını aldı ve bana geçtik. Beraber güzel bir yemek hazırlayıp yedik ve sonrasında film izlemeye başladık. Daha önce izlediğim, içerisinde oldukça fazla cinsel sahne barındıran bir film açmıştım. İlknur ilk kez izliyordu. Birkaç müstehcen sahne geçtikten sonra İlknur’un nefes alışverişinin arttığını ve bana sokulmaya başladığını fark ettim. İstediğim şeye ulaşmama çok az kalmıştı fakat hiç bozuntuya vermiyordum, ilk hamleyi ondan beklemeye başlamıştım. Nitekim beklediğim gibi olmuştu ve İlknur dudaklarıma yapışmıştı. Çok amatörce öpüşüyordu fakat beni oldukça azdırıyordu. Kısa bir süre öpüştükten sonra “Seni içimde istiyorum, aşkım” diye fısıldadı. Kucakladığım gibi yatak odama götürdüm ve yatağıma fırlattım. Sakso çekmesini isteyerek altımdaki eşofmanı sıyırdım. İlknur bunu ilk kez yapacağını ve çok çekindiğini söyledi. Ben de ona unutulmaz bir gece yaşatacağımı, sadece bana güvenmesini söyledim. Bunun üzerine saksoya başladı. Evet, gerçekten amatördü ama dediğim gibi bu kız beni oldukça azdırıyordu. O bebeksi, seksi suratı, sikimi yalarken ve vakumlarken kendimden geçiyordum. Sikimin iyice kıvama geldiğini hissettikten sonra İlknur’u soymaya başladım. Türbanı haricinde çırılçıplak kalmıştı. Uzanmasını ve bacaklarını aralamasını istedim. Çekinerek “Çok acıyacak mı?” diye sordu. Bir şey demeden amına kökledim. Acı bir çığlık attı, gözleri kaymıştı. Sert bir şekilde sikmeye başladım. Ağlıyordu fakat bir süre sonra hissettiği acı yerini zevke bırakmıştı. Boynumdan tutarak beni kendine çekti. Öpüşerek sikiyordum. Öpüşmeyi bıraktıktan sonra bacakları havaya kaldırıp ayak tabanlarını yalamaya başladım. Pürüzsüz, tertemiz, bembeyaz ayakları vardı. Ayak parmaklarına resmen sakso çekiyordum. Bu esnada İlknur’un amından kan gelmeye başladı. Paniklemişti. Sekse biraz ara verdik. Onu sakinleştirdim ve temizlendikten sonra kaldığımız yerden devam etmeye ikna ettim. İlknur’un bekâreti bozulmuştu, bu durum beni daha da azdırdı. O da gerginliğini ve canının yanmasını unutmuştu, tüm benliğiyle beni istiyordu. Bu sefer yatağa ben uzandım. İlknur yüzü bana dönük biçimde kucağıma oturdu ve kendi eliyle sikimi, amına yerleştirdi. Sikimin üzerinde yavaş yavaş oturup kalkıyordu. Tempoyu kendisi ayarlıyordu. Bir süre eğildi ve öpüşmeye başladık. Sürekli öpüşerek sikiyordum onu. İkimiz de gerçekten zevkin doruklarındaydık. Pozisyon değiştirmek istediğimi ve domalmasını söyledim. Götten de sikecektim. Sikime ve İlknur’un ufak göt deliğine iyice vazelin sürdüm. Dikkatli bir biçimde girmeye çalıştım ama beceremedim. Yeterince kayganlığını sağlayamamıştım. Vazelinin üzerine daha yumuşak bir krem sürdüm. Bu sefer olmuştu, canını fazla yakmadan girebilmiştim. Yavaşça yüklendim ve tamamen götüne girmiştim. Biraz ileri-geri yaparak iyice alıştırdım. Tempoyu artırarak devam ediyordum, bir süre sonra zirve noktasına ulaştım. O kadar sert sikiyordum ki İlknur’u götünden gelen şaplak sesleri adeta evi inletiyordu. Ara sıra elimle de götünü tokatlıyordum. Artık boşalmamın vakti gelmişti, İlknur’a söyledim. Doğruldu ve yatağa oturdu. Sakso çekmeye, bana mastürbasyon yapmaya başladı. Geleceğimi söyledim ve sikimi bırakmasını istedim. 31 çekerek yüzüne boşaldım. Tuğçe’nin suratına boşaldığımdan daha sağlam boşalmıştım. İlknur’u türbanı, gözleri, ağzı hep döl olmuştu. Geceyi birlikte uyuyarak tamamladık. Hafta sonu boyunca İlknur’u evin her yerinde çatır çutur siktim. Korunmayı ihmal etmediğimiz için hamile kalmasından çok korkmuyordum. Bu olaydan birkaç gün sonra pandemi patlak verdi ve ikimiz de memleketlerimize döndük. Araya mesafe girince de işe resmiyet katmadık, yani sevgili olmadık. Öyle bir sorumluluk almadığım için de çok rahattım. Sanırım okula döndükten sonra belki yine aramızda bir şeyler olur.